Korona virüs salgınının başta Avrupa olmak üzere bazı bölgelerde yeniden hızlanması, küresel ekonomiyi de olumsuz etkiliyor.
Büyüme Tahminleri Küçüldü
2021 Yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı'na göre, dünya ekonomisinin bu yılı yüzde 4,4, Euro Bölgesi'nin yüzde 8,3, ABD'nin yüzde 4,3 küçülmeyle ve Çin'in yüzde 1,9 büyümeyle kapatması bekleniyor. Gelecek yıl ise dünya ve Euro Bölgesi ekonomisinin yüzde 5,2, ABD'nin yüzde 3,1, Çin'in de yüzde 8,2 büyüyeceği tahmin ediliyor.
Analistler Korona virüsün İkinci Dalgasından Endişeli
Analistler, korona virüs salgınının dünya genelinde ilkinden daha sert olması halinde, özellikle reel sektörün ciddi şekilde etkilenebileceğini, bu durumun şirketlerin iflaslarını tetikleyebileceğini ve finansal piyasalara negatif yansıyabileceğini öngörüyor. Bu gelişmelerin özellikle tedarik zinciri ve ticaret yoluyla tüm ülkelere olumsuz yansıması ihtimali üzerinde duruluyor.
Aşı ve Tedavi Yöntemlerindeki İlerleme Beklenenden Daha Yavaş Olursa
Büyümenin öngörülenden kötü gerçekleşme riski de dile getiriliyor. Başta Avrupa olmak üzere bazı bölgelerde hızlanan korona virüs salgını tekrar güçlenip kontrol edilemez hale gelirse, aşı ve tedavi yöntemlerindeki ilerleme beklenenden daha yavaş olursa veya ülkelerin tedaviye erişiminde eş zamanlı bir süreç yaşanmazsa ekonomik aktivitede canlanmanın beklenenin altında kalıp, ülkeler arasındaki büyüme performansında farklılaşmayı artırabileceği belirtiliyor.
Buna karşın, aşı veya etkin tedavi sürecindeki gelişmelerin virüsün yayılma hızını azaltarak ekonomik aktivitenin salgın öncesi düzeyine tahmin edilenden önce dönmesini sağlama ihtimali de risk azaltıcı faktör olarak değerlendiriliyor.
İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Direktörü Şant Manukyan, korona virüs salgını sürecinde dünyada kamu garanti ve destekleri sayesinde ertelenen iflasların gelişmelere göre yeniden dalgaya dönüşebileceğini söyledi. Bunun bankacılık sistemini zor durumuna düşüreceğini ifade eden Manukyan, "Ondan sonra da bütün piyasalar ve ekonomiler üzerinde baskı olacaktır." dedi.
"Aşı Bulunsa Dahi Sektörlerin Tepkisi Farklı Olacak"
Manukyan, aşı bulunsa dahi finansal ve reel sektörün tepkisinin farklı olacağına işaret ederek, hava yolları, restoran ve ofis yöneten şirketlerin yukarı yönlü çok hızlı tepki verebileceğini dile getirdi.
"Aşının Bulunması Olumsuz Etkilerin Büyük Kısmını Ortadan Kaldırır"
Spinn Danışmanlık Kurucu Ortağı Özlem Derici ise uzmanların, aşının yıl başından önce bulunup üretimine geçilmesi ihtimalini gerçekçi bulmadığını ifade ederek, şunları kaydetti:
"Büyümenin yüzde 3,5, kur geçişkenliği nedeniyle enflasyonun çift haneli, bütçe açığı ve cari açığın da öngörülenden yüksek olma olasılığının arttığını düşünüyoruz. Aşının bulunması ise bu etkilerin büyük bir kısmını ortadan kaldıracaktır."
“Aşı Geldiğinde Açılmanın Kademeli Olması Bekleniyor”
Reel sektör açısından ise insanların hemen aşı olup, yurt dışına çıkmaya başlamasını beklemediğini vurgulayan Manukyan, şöyle konuştu:
"Aşı gelse bile kademeli bir açılma göreceğimizi düşünüyorum. 2021 yılında Ocak 2020'ye dönme ihtimali olduğunu ben düşünmüyorum ancak ABD tarafından tartışılan 1,8 trilyon dolarlık teşvik paketi ve Çin tarafından açıklanacak büyüme rakamları dünyada toparlanmayı biraz hızlandırabilir."