ERZURUM (AA) - Erzurum ve çevresinde yaşatılan Türk gelenekleri ve kültürel unsurlar, tez çalışmasına konu oldu.
Atatürk Üniversitesi Türkiyat Araştırma Enstitüsü Tarih Ana Bilim Dalında yüksek lisansını tamamlayan Büşra Yıldız tarafından hazırlanan bir tez çalışmasında, Erzurum ve çevre illerde "İslam öncesi Türk kültürünün yaşayan unsurları" araştırıldı.
Çalışma kapsamında nitel analizin yanında yapılan anket çalışmasına 26 ve 74 yaş aralıklarında 583 kişi katıldı. Yüzde 53'ü kadın, yüzde 47'si erkek katılımcılara, 156 soru yöneltildi.
Halkın yüzde 74'ünün eski Türk inanışlarına inandığı saptandı.
Atatürk Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Savaş Eğilmez, AA muhabirine, yapılan çalışmada Türk kültürünün inanç kısmına ilişkin araştırmalar yaptıklarını söyledi.
Eski Türk inancında bulunan gelenek ve göreneklerin günümüzde de devam edip etmediğini bilimsel olarak ortaya koymak için bu çalışmanın yapıldığını ifade eden Eğilmez, "Bu bağlamda her zaman söylediğimiz söylemler vardı. Mesela bir yapılan eylemin aslında iki bin yıl öncesinde Göktürklerin yaşantısında olduğunu veya nazar boncuğunun Hunlardan kalma bir uygulama olduğunu hep dile getirirdik. Bunu gerçek olup olmadığını ölçmek adına böyle bir çalışmayla yola çıktık." dedi.
Türk kültürünün binlerce yıl geçmesine rağmen devam ettiğini ve böylelikle canlı kültür arasında yer aldığını ifade eden Eğilmez, kültürün farklı milletler etkileşime girmesine rağmen temel unsurlarının korunduğunun gözlemlendiğini kaydetti.
Eğilmez, şöyle devam etti:
"Ortaya, Asya'nın merkezinde oraya çıkan bir topluluk, asırlar içinde coğrafyasını değiştirmiş, serüvende birçok dil ile ilişkiye girmiş en sonunda İslamiyet'i kabul etmiş, dinin hem kalkanı hem koruyucusu olmuş ama tüm bunları yaparken binlerce yıl içinde kendi öz kültürünü de koruyabildiği gerçeği çıkıyor."
Doç. Dr. Eğilmez, çalışmanın Erzurum'da yapıldığını ancak ortaya çıkan sonuçların tüm Anadolu için geçerli olduğunu belirterek, "Çalışmamız kültürümüzün devamlılığı açısından bizim için çok büyük bir umut oldu." ifadesini kullandı.
- "İnanışlar hala mevcut"
Büşra Yıldız ise bazı Türk inanışlarının öncesinde de gözlemlendiğini ancak bunların bilimsel veriye dayandırmak için çalışma yapıldığını söyledi.
Araştırmanın detaylarını anlatan Yıldız, "Çalışma sonucunda, Türk kültüründe önemli bir yere sahip Orhun Kitabeleri'nde de çokça bahsedilmiş su kutsiyetinden Erzurum ve çevresinde hala devam ettiğini görüyoruz. Erzurum halkının gece geç saatlerde sıcak suyun yere dökülmemesi gerektiği inanışına hala sahipler. Ateş binlerce yıldan beri Türkler için kutsal bir kavramdır. Erzurum halkı da ateşe büyük önem verir. Özellikle ateşin gölgesiyle oynanmaz, ateşe yakın durulmaz, küllerle oynanmaz, küllerinden anlam çıkaracak kadar dikkatle bakılmaz, su ile söndürülmez gibi inanışlar hala mevcut." diye konuştu.
Araştırmada halkın yüzde 74'ünün eski Türk inanışlarına inandığını söyleyen Yıldız, şunları kaydetti:
"Lohusa kadınların odasına 40 gün girilmemesi, kadınların adet döneminde ziyarette bulunmaması gibi inanışların yanı sıra lohusa kadınların alkarısından korunmak için odalarına bıçak, Kur'an ve kocasına ait eşya bulundurması, Müslüman bir toplum olmamıza rağmen, alkarısı figürünün hala kültürel olarak yaşamasının göstergesidir."