İşte Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın satır başları şöyle:
"YÜKSEKÖĞRETİMDE YÜZ YÜZE EĞİTİM ÖĞRETİMİ BAŞLATMAYI HEDEFLİYORUZ"
İnşallah mümkün olan en kısa sürede yükseköğretimde de yüz yüze eğitim öğretimi başlatmayı hedefliyoruz.
Türkiye uzun yıllardır eğitimin her kademesinde olduğu gibi yüksek eğitimde de sıkıntılar yaşamıştır.
Ülkemizin potansiyeli ve ihtiyacı mevcut kapasitenin üstündeydi. Belki ghafletten belki kasıttan, üniversitelerin yaygınlaştırılmasına, engel olunuyordu.
Mesleki eğitimin önü kesilerek, bu çarpıklık daha aşağı kademelere doğru genişletiliyordu.
Sözümüzü tuttuk ve 81 ilin tamamına üniversite kurulmasını sağladık.
Toplam 207 kamu ve vakıf üniversitemiz, 176 bin akademik personeliyle 8 milyon 267 bin öğrencimize eğitim-öğretim veriyor.
Gençlerin en büyük itiraf konusu olan harçları da biz kaldırdık.
'Ücretsiz eğitim' hayalini gerçeğe dönüştürdük.
Yurtların kapasitesinin arttırılmasında geç kalmadık, süratle herkese burs veya kredi vermeye kadar pek çok yeniliğe imza attık.
İsteyen her gencimize yükseköğretim yolu açıldı.
İnsan kaynağında ciddi açıklarımız bulunuyor. Henüz arzu ettiğimiz yere gelebilmiş değiliz.
YÖK-ANADOLU PROJESİ
2006'dan sonra kurulmuş üniversitelerimiz arasında dünyada ilk 800'ün arasında başaranlar olduğunu görüyoruz.
Doğru stratejilerle doğru adımlar atıldığında dünya çapında neticeler elde ediliyor.
Ülkemizde yabancı öğrenci sayısı 200 bini aşmış olması Türkiye'ye duyulan güvenin ifadesidir.
Anadolu'nun dört bir yanında gurur abidesi olarak yükselen üniversitelere daha önem veriyoruz.
Yeni bir projenin müjdesini paylaşmak istiyorum: YÖK-Anadolu projesi.
Bu çalışma Anadolu'daki yeni gelişen üniversiteleri nispeten daha gelişmiş üniversitelerle eşleştirerek, eksikliklerin hızlıca giderilmesini hedefliyor.
Gelişmiş üniversitelerin altyapısı, kadro ve birikimi, Anadolu'daki henüz yolun başında olan üniversitelerin istifadesine açılmış olacak.
Bu programı bu akademik yılın 2. döneminden itibaren hayata geçiriyoruz.
YÖK-Sanal laboratuvar projesi ile de fen, mühendislik, eczacılık gibi fakültelerin programlarında yer alan genel kimya ve fizik dersleri sanal ortamda verilecektir. İlk olarak dijital dönüşüm projesinde yer alan 24 üniversitede yer alan 15 bin öğrenci bundan faydalanabilecektir.
"MANEVİ DEĞERLERDEN YOKSUN BİR NESİL MİLLETÇE EN BÜYÜK FELAKETİMİZ OLUR"
Gözden kaçırmamamız gereken hayati bir husus var. Çocuklarımızın gönül dünyalarını zenginleştirmeyi de ihmal etmemeliyiz. Sadece maddi bilgilerle donanmış, manevi değerlerden yoksun bir nesil milletçe en büyük felaketimiz olur. Türkiye inşallah böyle bir tehlike ile yüz yüze bırakmayacağız.
İnsan maddi birikimi ve manevi zenginliğiyle bir bütündür. Ruhsuz bir beden ceset, manevi zenginlikten yoksun bir zihin de robot hükmündedir. Biz robot değil insan daha doğrusu insan-ı kamil yetiştirmenin peşinde olmalıyız.
Bunun da yolu her şeyi sorgulayan, araştıran en doğruyu bulmaya çalışan nesiller oluşturmaktan geçiyor. Hem aile eğitimi hem mektep eğitimi bağlamında bu konuda ciddi eksikliklerimiz olduğuna inanıyorum.
Son yıllarda arka arkaya yaşadığımız saldırıların her biri aynı senaryoların farklı aktörler tarafından uygulanmasıydı.
Türkiye'yi iç mücadeleler bataklığına sürüklemek isteyenlere bekledikleri fırsatı vermeyeceğiz.
Tüm uğraşlara, tüm bunlara rağmen, ülkemizi rayından çıkartamamış olmanın hırsıyla yeni arayışlara girenlere göz kırpmak için çırpınanlar olduğunu görüyoruz.
Milletten alamadıkları gücü başka yerlerden devşirmeye çalışanların hevesini kursaklarında bırakacağız.
"ZULÜM VAR... SEYİR Mİ EDELİM?"
Libya'da zulüm var. Suriye'de 910 km sınırımız boyunca zulüm var. Ne yapalım? Sessiz mi kalalım? Somali'de zulüm var. Seyir mi edelim? Azerbaycan'da Ermenilerin zulmü var. Onlar bizim kardeşlerimiz. Seyir mi edelim? Biz duramayız. Tarih boyunca ecdadımızın bize yıktığı bir mesuliyet var. Biz durmaz ve orada da görevi yerine getirmenin gayreti içinde oluruz.
ERKEN SEÇİM TEPKİSİ
Çıkıyorlar erken seçim. Ne erken seçimi ya? Dünyanın hangi gelişmiş ülkesinde belirlenen zamanın dışında seçime gidilmiştir? Bunlar kabile devletlerinin yaptıkları işlerdir. Gelişmiş olan, gelişmekte olan bir ülkede böyle bir şeyi göremezsiniz. Türkiye artık eski Türkiye değil. Yeni Türkiye'de belirlenen zaman neyse, şimdi de 2023'ün Haziran'ıdır ve 2023 Haziran'da seçim yapılacaktır.