Çocukların dünyaya geldiği andan itibaren yaşadıkları her sağlık sorunu ailelerde endişe yaratıyor. Bu sağlık sorunları çoğu zaman basit ve her çocuğun yaşayacağı türden olabildiği gibi bazen de ciddi sonuçlara varan hastalıkları haber verebiliyor. Tıpkı tıp dilinde “lenfadenopati” olarak adlandırılan lenf bezi büyümeleri gibi…
İnsan vücudunda yaklaşık 600-700 lenf bezi bulunuyor. Bunlar daha çok baş- boyun, göğüs içi hava yollarının etrafı, karın bölgesi ve kasıkta yer alıyor. Lenf bezlerinin en göze çarpan görevi vücudu dışarıdan gelen bakteri, mantar ve virüs gibi mikroorganizmalara karşı savunmak. İşte bu denli önemli vazifeleri olan lenf bezlerinin büyümesi özellikle çocuklarda sık rastlanılan bir sorun.
Peki lenf bezleri neden büyüyor? Hangi aşamada hekime başvurmak gerekiyor? Hangi özellikteki lenf bezi büyümeleri kanseri akla getiriyor? Merak edilenlere Sağlık Bilimleri Üniversitesi Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Ayçiçek’le yanıt aradık.
Hasta geldiği zaman bunun ne zaman başladığını ve ne kadar zaman içinde mevcut hale geldiğini öğreniyoruz. Ailenin verdiği yanıtlardan iz sürüyoruz.
Sağlık Bilimleri Üniversitesi Başakşehir Çam ve Sakura Şehir Hastanesi Çocuk Hematoloji ve Onkoloji Uzmanı Prof. Dr. Ali Ayçiçek
Lenf Bezi Büyümesinin Pek Çok Nedeni Var
“Lenf bezi büyümelerinin kitabi bilgisinde sayfalara sığmayacak kadar çok sebepleri var” diyen Prof. Dr. Ayçiçek, bu nedenle her gün çok sayıda hastanın geldiğini ifade ediyor.
Prof. Dr. Ayçiçek lenf bezi büyümesiyle gelen bir hastanın teşhis sürecinde izledikleri yolu şöyle anlatıyor:
“Hasta geldiği zaman bunun ne zaman başladığını ve ne kadar zaman içinde mevcut hale geldiğini öğreniyoruz. Büyüyen lenf bezi ağrı yapıyor mu, çocukta soğuk algınlığı, grip vb. bir şeyler var mı, çıktığı yere göre saçlı deride ya da koltuk altında yara, bere, çizik gibi bir şey var mı, hatta kedi tırmalamasına kadar soruyoruz. Ailenin verdiği yanıtlardan iz sürüyoruz.”
Muayene Aşamasında Belli Kriterler Gözetiliyor
Hastanın hikayesini öğrendikten sonra en önemli kısma geliyor sıra; muayeneye… Bu aşamada ise lenf büyümesinin iyi ya da kötü huylu olup olmadığını anlamaya yönelik olarak birtakım özelliklere bakılıyor. Prof. Dr. Ayçiçek, “Eğer büyüyen lenf bezi el ile muayenede ulaşılabilir bir yerde ise bizim için yol gösterici kılavuzluk yapacak işaretler var” diyor ve bunları şöyle açıklıyor:
“Mesela lenf bezinin büyüklüğü, kenarında yavruları ya da etrafta benzerleri olup olmadığı… Eğer boyundaysa, boynun karşı tarafında da var mı? Yine sertliğine, yüzeyinin düzgünlüğüne bakıyoruz. Yüzeyi düzgün mü pürüzlü mü? Sert ve yuvarlak mı? Hareketli mi yoksa yapışık mı? Yoksa badem çekirdeği gibi yassı ve düzgün şekilli mi? Ağrılı mı değil mi? Dokunduğumuzda ağrıyor mu? Vücudun diğer lenf bezi istasyonlarında benzer durumlar var mı? Tüm bunlara baktıktan sonra karar aşamasına geliyoruz.”
Muayene sonucuna göre lenf bezi büyümüşse, sertse, tek taraflıysa ve yanında yavruları varsa, ağrısız ve hareketsizse şüpheli bulunarak bir sonraki aşamaya geçiliyor. Yani hem kan tahlilleri yapılıyor hem de lenf bezinin en büyük olanı cerrahi olarak çıkarılarak biyopsiye gönderiliyor. Neticeye göre de tedavi süreci planlanıyor.
Küçük ebattaki lenf bezlerinde aile dört hafta sabırlı olmalı. Dört haftanın sonunda, öncesine göre kayda değer bir büyüme varsa o zaman bir hekime gidilmeli. Lenf bezi her geçen hafta büyüyorsa ve bu dört haftadan uzun sürüyorsa, kısmen de olsa küçülmüyorsa bunun altında bir şey aramak lazım.
Büyüyen Lenf Nodu Eski Boyutuna Dönmüyor
Tabii her lenf bezi büyümesi kötü bir hastalığı işaret etmiyor. Prof. Dr. Ayçiçek, bunu bir örnekle açıklayarak, “Baktık ki lenf bezi büyümesi soğuk algınlığıyla başlamış. Boynun iki tarafında da çok sayıda var… Her biri badem çekirdeği gibi… Bunlar geçirilen hastalıktan mütevellit olmuş ve ilerleyen haftalarda, aylarda kısmen küçülüyor” diyor. Bu noktada parantez açarak önemli bir detaya dikkat çekiyor:
“Büyüyen bir lenf nodu tekrar eski haline gelmiyor veya gelemiyor. Bunu ailelerin anlayacağı dilde anlatıyoruz. ‘Bollaşan elbise nasıl eski haline dönmezse’ bunların da en azından bir kısmı aylar-yıllarca büyük kalabiliyor; yeni bir soğuk algınlığında tekrar kısmen büyüyüp küçülebiliyor. Ancak uzun yıllar iri bir vaziyette kalabiliyor. Burada en mühim hadise büyümenin devam etmemesi.”
Peki aileler çocuklarında bir lenf bezi büyümesi fark ederlerse hangi durumda hemen hekime başvurmalı? Prof. Dr. Ayçiçek lenf bezinin nadir türlerinde her gün ya da akşamdan sabaha büyüme görüldüğünün altını çizerek hekim sürecine gelene kadar izlenecek yol hakkında şu bilgileri veriyor:
“Küçük ebattaki lenf bezlerinde aile dört hafta sabırlı olmalı. Dört haftanın sonunda, öncesine göre kayda değer bir büyüme varsa o zaman bir hekime gidilmeli. Lenf bezi her geçen hafta büyüyorsa ve bu dört haftadan uzun sürüyorsa, kısmen de olsa küçülmüyorsa bunun altında bir şey aramak lazım.”
Virüs hastalıkları da lenf bezlerini büyütüyor
Ancak bir lenf bezi ilk fark edildiğinde zaten ceviz büyüklüğündeyse dört hafta beklenmeden hemen hekime başvurmak gerekiyor. Tabii her büyük lenf bezi kanserden kaynaklanmıyor. Başka hastalıkların da lenf bezinin büyümesine neden olduğunu ifade eden Prof. Dr. Ayçiçek, şöyle devam ediyor:
“Bazı virüs hastalıkları var ki vücudun bütün immün sistemine nüfuz ediyor. Kişiden kişiye farklı düzeylerde dalak büyümesi dahi görülebiliyor. Çocuk 15-20 gün boyunca halsiz kalabiliyor, bazılarında halsizlik, iştahsızlık çok daha belirgin oluyor. Bu lenf bezi büyümesi onlarda daha da fazla oluyor. Boynunda, koltukaltının, kasıkların her iki tarafında görülüyor. Bunu en çok Epstein-Barr (EBV) ve sitomegalovirüs (CMV) virüsleri yapıyor. Tahlillerini yaparak bu hastalıkları saptayıp hastalarımızla tedavi sürecini yönetiyoruz.”